GÜZEL GÖREN GÜZEL DÜŞÜNÜR,GÜZEL DÜŞÜNEN HAYATINDAN LEZZET ALIR. MySpace Graphics
MySpace Graphics

   
  BEŞİRİ LİSESİ MEZUNLARI
  Şiir Köşesi
 
Site Editörümüzün Şiirlerini Okuyabilirsiniz Şiirlerimi okumak için tıklayın.
 
 
 
 
 
 


BİNBİR UMUT SOKAĞI VE SEN: Dağlar mı ne Omuzlarımda hoşça kal sedası Bir yük, Yüreğimdeki güç /emanet/ gülüşlerim Amentüsü çalınmış sevdanın Gömülmemiş ölüye mirasıdır… Nefes alış verişlerce acıyan. Perdeleri sıyrılmış oda Bomboş bir ev Ümitle beklenen kapı Ve gelmeyen sevgili Ardında hoşça kal sedası kara kelam Ey sevgili Ayakların ak zambakları eziyor gibi Gidişin Adımladıkça uzaklara Uzaklardan… uzaklara Yürek suyuyla açmış. Eflatun gülüşlerinide aldınmı yanına Somurtmalarını olsun bırakmadınmı Bin bir umut sokağında İzindemi kalmadı kaldırımlarda… Hoşça kal sedası bir ses Omuzlarımda gül destesi dağlarmı ne, yaşanmışlıklarca ihtiyar gözlerim dalıp gitmiş birazdan gelecekmişsin gibi… biliyorum, yutkunmalarıma takılacak sözlerim külün nasıl yandığını anlatamayacağım sana gönlümü savuramayacağım ayaklarına kaldırımlara söyleyeceğim yine /dinle! Sarsılma… Ses katma şahitliğine, Hüzne boyama rengini Allah aşkına Üstünde yürüyen, incinir/ sonra aramızda zemheri… demir kapı üşümeyi unuttum… bin bir ümit sokağı teker teker kapanan kepenkler camına vuran her yağmur damlası gözlerimde yoğunlaşmış bulutların feryadı… dostum diyen bir ses perdeleri sıyrılmış oda ‘babacandan kiralık’ Gözlüklü bir adam gitti diyor,gitti… kavilleşmediydik belki ama akşam sefalarından kokular süzdüydüm koynuna taşımaya, gül dalı bir tarak yaptım /ellerimle/ saçlarını taramaya… bin bir umut sokağı avuçlarım terli,kalbim emanet gelirsen eğer söyleyeceğim sana Kirpiklerimi nereye sakladığımı.

Yolcuya habermiş sonsuz makamdan. İbretli dönüşün ölüm belgesi. Yalancı ihsanın düşsün yakamdan. Ölümsüz Nemrud'un hani gölgesi. Gecenin ortası misafir şafak. Baktım ki ışıkta tanıdık tabut. Üstüne kapanmış şifreli kapak. İçinde bir ömür üç metre çaput. Yarışta su olmak temizlik sanık. Terazi şimdilik dengeye ağsın. Kimisi dereden aksın bulanık. Hakkıyla arınan buluttan yağsın. Uyan ey gözlerim gafletten uyan Uyan uykusu çok gözlerim uyan Azrailin kastı canadır inan Uyan ey gözlerim gafletten uyan Uyan uykusu çok gözlerim uyan GaRiPYoLcU //////////////////// SAKARYA TÜRKÜSÜ İnsan bu su misali kıvrım kıvrım akar ya Bir yanda akan benin öbür yanda sakarya Su iner yokuşlardan hep basamak basamak Benimse alın yazım yokuşlarda susamak Her şey akar su, tarih, yıldız, insan ve fikir Oluklar çift birinden nur akar birinden kir Akışta demetlenmiş büyük küçük kainat Şu çıkan buluta bak bu inen suya inat Fakat sakarya başka yokuş mu çıkıyor ne? Kurşundan bir yük binmiş köpükten gövdesine. Çatlıyor yırtınıyor yokuşu sökmek için Hey sakarya kim demiş suya vurulmaz perçin? Rabbim isterse sular büklüm büklüm burulur Sırtına sakaryanın türk tarihi vurulur Eyvah eyvah sakaryam sana mı düştü bu yük Bu dava hor, bu dava öksüz, bu dava büyük!... Ne ağır imtihandır başındaki Sakarya... Bin bir başlı kartalı nasıl taşır kanarya?.. İnsandır sanıyordum mukaddes yüke hamal Hamallık ki sonunda ne rütbe var ne de mal Yalnız acı bir lokma zehirle pişmiş aştan Ve ayrılık, anadan, vatandan, arkadaştan Şimdi dövün Sakarya dövünmek vakti bu an Kehkeşanlara kaçmış eski günleri an Hani yunus emre ki kıyında geziniyordu Hani ardında çil çil kubbeler serpen ordu Nerede kardeşlerin cömert nil, yeşil tuna Giden şanlı akıncı ne gün döner yurduna? Mermerlerin nabzında hala çarpar mı tekbir? Bulur mu deli rüzgar o sedayı Allah bir! Bütün bunlar sendedir bu girift bilmeceler; Sakarya kandillere katan döktü geceler... Vicdan azabına eş, kayna kayna sakarya, Öz yurdunda garipsin öz vatanında parya! İnsan üç beş damla kan, ırmak üç beş damla su; Bir hayata çattık ki hayata kurmuş pusu Geldi ölümlü yalan gitti ölümsüz gerçek; Siz hayat süren leşler, sizi kim diriltecek? Kafdağını assalar belki çeker de bir kıl Bu ifritten sualin kılını çekmez akıl Sakarya saf çocuğu masum anadolunun Divanesi ikimiz kaldık allah yolunun Sen ve ben gözyaşıyla ıslanmış hamurdanız Rengimize baksınlar kandan ve çamurdanız! Akrebin kıskacında yoğurmuş bizi kader; Aldırma böyle gelmiş bu dünya böyle gider! Bana kefendir yatak, sana tabuttur havuz Sen kıvrıl ben gideyim son peygamber kılavuz YOL ONUN VARLIK ONUN GERİSİ HEP ANGARYA YÜZÜSTÜ ÇOK SÜRÜNDÜN AYAĞA KALK SAKARYA..... NECİP FAZIL KISAKÜREK Deli dünya /////// Gökyüzü mahsun,gökyüzü kara Dokunsalar ağlayacak. Toprak ıslanacak,çamur olup, Yeryüzünden kayacak.. Okyanuslar bir rint gibi çılgın, Etrafına saldıracak. Martılar çıldıracak çağırmaktan, Gün gelecek solukları kesilecek... NİÇİN biliyor musun? Sadece sen ben olmadığı için.. /////////// Gönlümüz kuslar bızımle, kanatlı hayat senle ,guzel mutlu gonlumuzda ,umut dolu gunlerımız, baldan tatlı gunlunle, gonlume, tokun sensın, bana, benden, yakun gonlumde, hep evın, vardır benden, baska, tutma, sakın gozlerımde, ılık, yas sen gonlume tek guzel, es sen bu dunyama, ısık, verem yenı dogan, şen, gunes sen sevgıne, sevgı, katamam kız burakıp, hıc atamam can, gonlumu, parcasalar unutamam, unutamam gecen günler bir duş gibi anlarımız, gulus gıbı gel barısak, kucaklasak kucuk, gonlumuz, kus gıbı ///////////////////

valentines Myspace Editors
 
  Bugün 1 ziyaretçi (2 klik) kişi burdaydı! Risale-i Nur Sitesi Şiirlerimi okumak için tıklayın.
 
 
Copyright © 2008En iyi görüntü için 1024x768 çözünürlük ve IE 5+ gerekir. Tüm Hakları Saklıdır ve www.88-89.tr.gg/Sitesine Aittir... Design Copy:By.M.S.APARI/ KOBİNLİ MEMO(http://site.mynet.com/babacanlar72)-(besirilisesimezunlari.tr.cx)bu adreste ortak tasarımlı sitelerimiz ve eklentilerimizdir.